5 Aralık 2016 Pazartesi

gurbet

 uzun zaman aralıkları ile yazmaya başladığım bu ekrana artık tesadüfen düşüyorum
Çocuklar büyüyor , onların heyecanları gelişmeleri, tatlılıkları afacanlıkları süprizler de o kadar çoğalıyor, yazmak gereken çok şey var.

kayıplar var

mustafa babamdan sonra
Cengiz abi 01/04/2014
sonra Ayşe yengem 08/12/2014
sonra hatun yenge(ibrahim abinin hanımı)
En son geçen hafta Kani Dayı 27.11.16 sabahı

Allah mekanlarını  cennet etsin kalanlara sabır versin

Ölüm, daha çok düşünülür oldu tabi. Ölüm kelimesi Kuzey'in aklından daha çok geçer oldu. oyunlarda ben öldüm dediğinde bile onu susturmak için başını bağrıma yaslayasım geliyor. o düşünüyor ve ardından souyor da artık. Ölünce ne oluyor?

Toprağa mı gömülüyor? orda ne var...

evet toprağa gömülüyor ama oradan da Allah ona başka bir dünyanın kapısını açıyor merak etme dedim. daha da sormak istedi ben konuyu değiştirdim. Gafil avlanmıştım. Şimdi sorsa yine ne diyeceğimi bilmiyorum. Dedesinin mezarına dedenin bahçesi dedik hep.. .

evdeki küçük adam Kuzey
Baba yokken ona demiş ki ben gidiyorum bu evdeki tek erkek sensin her şey sana emanet oğlum. Baba gelene kadar bunu sürekli hatırlattı ne anlama geldiğini bilmeden.. Muratı da anlıyorum. Bunu çocuğun zihnine yerleştirip olur da bir gün gelmezsem diye yapıyor;Kaybetme korkusunu yitip gitme endişesinin arkasına saklayarak...

Evdeki inatçı cimcime Melis.
Dün oyun parkında bir çocuğa angry birds bakısı atarken yakaladım üstelik onu.
Çoğu zaman sevgi pınarı sarmaş dolaş yapış yapış bir hayatım var onunla ama kavga ettik mi inadı elinden asla bırakmıyor.Bir anda sadece problemin kendisi olabiliyor. Hiç bir şey yokken hoşlanmadığı bir kelime bile onu gerçek hayattan mızmız dünyaya kolayca itebiliyor.

En çok babaya mı yapıyor, sanırım evet, baba oğul ilşkisinin arasına sızamadığını anladığında hisleri onu diğer moda geçiriyor. Babası ise kızdığında kuzeye kızdığı gibi kızıyor olduğunda işler karışıyor. Ben de sık sık uyarıyorum muratı. o bir kız onun yüreği sizin yüreğiniz gibi değil. o hiçbir sebep yokken sevgi ister. kızılacak her anda daha çok toerasn bekler ve olmazsa bunalıma kolayca girer. O bir kız... lütfen (bende farketmediğin şeyi) bunu ona sesini yükseltirken , kırgın bir kelime sarfederken aklına getir.

biliyorum. çünkü bende öyle bir çocukluk yaşadım. Annem ve babam ın kırgınlığa dayalı ilişkilerinin arasında, annemin gözünün yaşının ardında bu farkındasızlık vardı. Bana ve kardeşime yansıyan da buydu.ikisinin yalnızlıkları bizim deformasyonumuzdu,kızkardeşimle benim dipteki ergenliğimiz. Sonra birimiz çarşambaya birmiz perşembeye... Bir biz değiliz elbet bu şekilde büyüyen, farklı şeyler de olmuştur hatırlamadığımız. Tutunduğun başka hiçkimsenin olmayışıdır, yalnızlıktır. Köyde olsak dokunmazdı belki kimbilir.Ankara'nın göbeğinde ulaşılmak istenene olan uzaklığımız mutsuzluğumuz oldu belki de. Bunu bir de babam yazsa kimbili neler anlatırdı, ya da annem, ya da kardeşim. Hepsinden ayrı bir hikaye çıkar..bilmediğim, farkında olmadığım..şu an tahmin edemediğim.

ve sonuçta  beraber yaşanılmamış farkındalıklı yıllarda, özlenen, imrenilen aile sıcaklıklarımız en büyük gurbetimizdir.

Çocuklarım için herşeyin en güzelini diliyorum elbet, gerekirse kuracakları ailede dış kapı bile olmamaya razıyım. Ama benim içimdeki bu hasreti yaşamasınlar isterim. Her uzandıklarında orda olmak , elimden geleni ardıma koymamak ve asla  "bana güvenme " dememek isterim. karşımdaki gelinim bile olsa.

kayıplarla büyüyoruz, oysa onlarla ilgili ne çok şey içimizde kala kala. zaman geçmişken saçlar ağarmışken onları boyarken aslında örttüğümüz eksik yanlarımız mı?

Bugün sabah kızım hasta ,daha öğlen olmadan kreşten aradılar titriyor 38,5 ateş var diye. Vijdan abla koşa koşa gitti aldı, ilacını verdi.

o Vijdan anne.. boşluğumuzu dolduran bir başka kısmet, başka bir boyut bizim nimetimiz. Çok şükür Rabbime.

Gurbette zor herşey, kime kolay olmuş ki...
bir yakınına son kez veda etmek zor, annenin babanın sesindeki "iim " lafına inanmak zor.
Çocuklarını bırakıp her gün  40 km uzakta akşam etmek zor
Hasta olduğunda bir çorba yapar mısın diyecek ailen olmaması zor..
İşsizlik öyle , işsiz olana çok zor,

Ananeyi babanneyi, dedeyi dayıyı teyzeyi halayı çocuklara unutturmamak da bir nevi bir çaba

Allah her şeyin hayırlısını versin.

Rabbim Halep te katlim yapanlara fırsat vermesin.